Atalarımız, “borç yiğidin kamçısıdır” demişler. Bu doğru mudur, gerçekten borç yiğidin kamçısı mıdır? Peki ya “borç alan emir alır” sözüne ne demeli! Hem yiğit olana, adam gibi adam olana kamçı gerekmez ki. O kamçılanmak için neden borç alsın ki!
Atalarımız, “veren el alan elden üstündür, borç yiyen kesesinden yer” de demişler.
Dilimizde o kadar yanlış ve güzel olmayan sözler vardır ki, bunları atalarımızın söylemiş olmasına ben inanmak istemiyorum. Hem, bir söz doğru ise onu kimin söylediği önemli olmadığı gibi, yanlışsa da kimin söylemediği hiç önemli değildir.
Önemli olan kimsenin kimseye borçlu olmamasıdır. Ne veren el üste olsun ne alan el altta! Ne birileri borç vererek büyüklensin, ne de birileri borç alarak ezilsin büzülsün. Mademki insanız, eller kenetlensin, kardeşçe üretip kardeşçe eşit olarak paylaşmalıyız her şeyi. Birbirimizden ne bir fazlamız olsun, ne bir eksiğimiz. Tanrı ayırmamış, her insana uzuvlarını eşit olarak vermiş. Siz hiç dört gözlü, dört kulaklı, iki ağızlı insan gördünüz mu?
Aslında biz, borçlanmanın koşullarını, kredilerin yüksek faizlerini sorgulamak yerine, neden borç almak zorunda olduğumuzu, neden kredi kullanmak durumunda kaldığımızı sorgulamalıyız.
Borç yiğidin kamçısıymış!
Yok ya! Kamçı ata, katıra, eşeğe vurulur!
Borç ne demek? Benim var, senin yok demek! Ben böyle bir dünya istemiyorum, böyle bir düzeni kabul etmiyorum. Benim varsa senin de olmalı.
Talihsiz bir söz vardır halk arasında, “çalış senin de olur!” Olmuyor işte, çalışma ile olmuyor bu düzende! Belki karnını doyuruyorsun, yaşamını sürdürüyorsun, ama bu düzende borç veren bir gurup var ve borç alan büyük çoğunluk… Ömrünü fabrikalarda, inşaatlarda, tarlalarda çalışarak geçirip emekli olan kaç kişi zengin olmuştur? “Milyonlarca emekli emekçilerin kaçının geçim sıkıntısı yoktur.
Uyanmalıyız! Bu düzen büyük halk kitlelerini borçlandırarak at eşek sürüsü haline getirip kamçılıyor!
Borç yiğidin kamçısıymış! Yok ya!
Borç al, konuşma, borç al, görme duyma, borç al oy ver, borç al köle ol!
Ey işçiler, köylüler, emekçiler, emekliler!
Uyanmalıyız, borç değil hakkımızı almalıyız hakkımızı!
Borç
- Sebahat Karagöz Şeytan Rahat Durmuyor!
- Hüseyin TERZİ TRABZONLULARIN MECLİS'TEKİ GÜR SESİ: YAVUZ AYDIN
- İsmet KÖSOĞLU Kiraların Etkisi
- Yusuf Polat Hüseyin Yücel mi Serdal Adalı mı?
- Recep Ali AKSOYLU SAĞIRAĞA’DAN SAGRA’YA UZUN BİR YOLCULUKTA YANLIŞ, EKSİK BİLİNENLER
- Prof.Dr. Hakan Temiztürk RİZE ARTIK BİR FUTBOL ŞEHRİ OLMALI
- Gündoğdu YILDIRIM SURİYE…
- Şener Mengene TÜRKİYE AFET ACİL DURUM HAZIRLIKLARI
- İbrahim ORTAŞ 5 Aralık Dünya toprak günü bizlere sağladığı bütün katkılardan dolayı kutlu olsun
- Bayram Arif TURAN BAŞARISIZ SİN MÜDÜR BAŞARISIZ.
ÇOK OKUNANLAR