Dilimizde “ekonomi” sözcüğü iki anlamda kullanılır. Birincisi, bir ülkedeki insan topluluğunun yaşayabilmesi için gereken mal ve hizmetlerin üretimin ve bu üretilenlerin insanlar arasındaki bölüşümü için yapılan tüm eylemlerin bütünü, ikincisi ise, mal ve hizmetlerin gereksiz yerde kullanılmaması, tüketilmemesidir.
Bir ülkenin genelinde yapılan üretimin insanlar arasında bölüşümünün düzenlenmesine “makro ekonomi”, Bir ailenin üretim ve tüketiminin düzenlenmesine de “mikro ekonomi” diyoruz
Ekonominin dört temel konusu vardır.
1.Üretim
2.Bölüşüm
3.Tasarruf
4.Yatırım
Bir ülkenin ekonomisinin belkemiği üretimdir. Üretimi yeterli olmayan bir ülkenin geleceği olmaz, eninde sonunda üretimi olan ülkelere mahküm olur. Yönetim öncelikle her türlü mal ve hizmetin üretilmesi için gerekli alt yapıları sağlamalıdır. Ancak bu gelişi güzel yapılmamalı, her şey bir plan dahilinde olmalıdır. Üretim gereğinden az olursa enflasyon olur, çok olursa da deflasyon!
Enflasyon ve deflasyonla ilgili sayfalarca makaleler, kitaplar yazmaya gerek yok, üretim yeterli değilse enflasyon, tüketim yeterli değilse deflasyon olur, bu kadar basit. Demek ki yönetim, bu iki kötü sonucun doğmaması için üretimi ve tüketimi dengeleyecek planlar yapması gerekir.
Ne yazık ki ülkemizde bir ekonomi bakanlığı yok. 2011 de kurulan ekonomi bakanlığı 2018 de kaldırıldı. Yetkileri ticaret bakanlığına devredildi deniyor, ancak ticaret bakanlığının ekonominin temeli olan üretim planlaması ile ilgili hiçbir eylemi yoktur. Bölüşümün, yani üretilen mal ve hizmetlerin ne kadarı kimler tarafından nasıl tüketileceği, ne kadarı tasarruf edileceği ve ne kadarı yeni yatırımlara ayrılacağı konularında da bir şey yaptığı yok.
Bir ülkenin genelinde ya enflasyon olur, ya deflasyon, ikisi bir den olmaz. ne yazık ki bizim ülkemizde hem enflasyon var, hem de deflasyon vardır. On bin lira maaş alan emekli markete gittiğinde enflasyonla karşılaşıyor, ürününü yok pahasına elden çıkarmak zorunda kalan köylü Mehmet amca da deflasyonla boğuşuyor.
Ne garip değil mi?
Ekonomi
-
Metin TOPÇU Rizespor Ateşlendi Mi?
-
Ayşe TARAKÇI Eskiler çok güzel bir söz söylemişler: “İt ürür, kervan yürür.”
-
Bayram Ali KAVALCI TURİZM HAFTASI VE TURİZM SEZONU BAŞLADI
-
Aydın MERTAYAK Gençliğin Hesabı
-
Mahiye MÖRGÜL Rize Kitap Fuarında Banu Avar ve Aka Gündüz
-
Nusret Kebapçı Çalıştaydan Yeni Anayasa Arayışlarına Kritik Bakış.
-
Sebahat Karagöz BEN GERÇEK BİR RİZELİYİM!
-
Hasan KARAAHMETOĞLU KEMENCENİN TELLERİ KOPMUŞ BİZ HALA OYNUYORUZ...
-
Hüseyin TERZİ FIRTINA İSTEDİĞİNİ ALDI AMA...
-
Fatih Sultan KAR Üreteni Tüketmek Ve Rize Kitap Fuarı
ÇOK OKUNANLAR
-
Michaela Astro’dan Finansal Piyasalarda Dalgalanma Uyarısı
-
Çaykur Rizespor’da Teknik Direktör Bilmecesi: Sergen Yalçın İsmi Gündemde!
-
Sergen Yalçın’dan Dikkat Çeken Küme Düşme Yorumu: “Rizespor Düşmez, Sivasspor Tehlikede”
-
Rizespor’da Eyüpspor Maçı Öncesi Eksikler Can Sıkıyor: Gözler Abdülkadir Ömür’de
-
Dolunayın Gölgesinde Acı Kayıp: Tarkan’ın Annesi Hayatını Kaybetti
-
Vali'den Bir Gaf Daha......Gösterişli Namaz
-
Markus Gisdol Rizespor İle Görüşüyor
-
Michaela Astro’dan Finansal Piyasalarda Dalgalanma Uyarısı
-
Michaela Astro'dan 2025 Aşk Yorumu: "Gerçek Aşk Çok Yakınında, Bakış Açını Değiştir!"
-
Terazi Dolunayı Liderleri Zorluyor: Astrolog Michaela Astro'dan Çarpıcı Değerlendirme