Türkiye sığınmacı kampı değildir.
İpini koparanın uğrak yeri olduk vesselam.
Durumun vahametini bizi yönetenlerin kavrayamamasını anlamış değilim.
Suriye’de iç savaş oldu kaçan bize geldi. Sınırlarımız komşu kapısını geçti. Karısını kızını savaş var bahanesiyle köyünde bırakan çoğunluğu gençler ve orta yaş civarı başıboşlar elini kolunu sallayarak bizim başımıza bela olmaya başladı.
Kesin sayıları bilinmese bile 10 milyonu aşkın sığınmacının sınırlarımızdan içeri girdiği ve bazılarının aramızda T.C. vatandaşı olarak dolaştığı gerçektir.
Bunlar yetmezmiş gibi şimdide Lübnan’dan kaçanları alırız söyleminde bulunan Sn. Erdoğan bence çok yanlış söylemiştir.
Türkiye’nin yeni sığınmacıları kabul edecek gücü yoktur. Açlık sınırında yaşamaya çalışan milletimizin yeni sığınmacı dalgasına katlanacak gücünün kalmadığını yönetenler bilmiyor mu.
--------
Her yerde çürütüldük,
Son hafta özel hastanelerde yaşanan facia nihayet ortaya döküldü. Türkiye’de cesur ve yürekli Cumhuriyet Savcılarının olduğuna şahit olduk.
Sağlık ve Eğitimde özelleşme olmaması gerektiğini her fırsatta söyleyenlerdenim.
Özel sağlık birimlerinin esnaf gibi hizmet yaptığını söylemek yanlış olmaz.
Yenidoğan ünitelerinde daha çok para kazanmak için öldürüldüğü iddiası olan ve ruhsatları iptal edilen hastane sayısı 10’u bulmuş.
Sağlıkta ticaret olmamalı.
Ticaret gözüyle bakılan yenidoğan ünitelerinde 22 bebeğin ölümü gerçekleşmiş. Ölümler sonrası 22 kişi tutuklanırken soruşturmanın bütün yönleriyle genişletilerek sürdüğü öğrenildi.
Sağlık Bakanı hemşerimiz ve ailece tanıdığımız Sn. Kemal Memişoğlu’nun konu nereye kime kadar giderse soruşturarak aydınlatmasını bekliyoruz.