Uzun bir zamandır gerek şahsım gerekse basında Rize’de eğitim camiasında dönen bazı namussuzlukları kaleme alıyordum. Siyasi iradenin tekelinde olan basın ve yargı nedeniyle birçok usulsüzlüğün üstü örtülerek işleme konulması engellenmeye çalışılıyordu. Dikkat ederseniz yazımda kurum ve şahıs isimlerini doğrudan zikretmemeye çalışıyorum. Çünkü en ufak bir isim geçirdiğimde bu namussuz yapılanmanın elebaşı olan “Gölge Bakanca” anında yargıya talimat verilerek yazım yayından kaldırılıyordu. Yok, kişilik hakkı ihlal edilmiş… Aşağılayıcı yorum yapılmış… Mışta… Muşşşş. Hırsıza hırsız demek suç olmuş. Namussuzları neden ifşa ediyorsunuz diye, aracılarıyla yanaşıp… Ya bir görüşsek… Bak sana işte veririz… İhtiyaçlarını gideririz diyorlar. Zannediyorlar ki satın aldıkları namussuzlar gibi paraya ya da makama tamah edip beni de satın alabilirler. Bu yazımızda artık bu yapılanmanın nasıl çalıştığını ayan beyan ortaya koyacağız. Eğitim ve yargı bağlantılı bu şebekenin başında “Gölge Bakan” bulunmaktadır. Siz kimi kastettiğimi gayet iyi biliyorsunuz. Önceki yazılarıma yorum yapılarak, ya müdür dururken neden yardımcısıyla uğraşıyorsun? Diyenlere cevap vermeye çalışmıştık. Sizin müdür dediğiniz şahıs liyakat yoksunu, daha düne kadar bu siyasi iradeye söğen… Ya bana da bir koltuk versinler nidasıyla, gölge bakana yalakalık yapan bir piyondu. Atanmış olduğu makama layık olacak zerre liyakate sahip birisi değildir. Zaten öyle olsa gölge bakan onu atamazdı. Gölge bakana pis işlerinde kullanacağı bir piyon lazımdı.
Yapılanmanın ikinci kişisi bir milletvekilinin abisidir. Görünüşte çok dürüst gözüken bu namussuzlar, kafalarına göre yüzde yirmi ile ihale pazarlıyorlar. Sadece ihale mi? Benzer kampanyaları yargıda da yapıyorlar. Aloooo ihale… Aloooo takipsizlik verin… Aloooo biz suçlu diyorsak bu kişi suçludur talimatları… Siyasetin perde arkasından veriliyor. İsim verme noktasında bir korkum yoktur. Sadece bir telefonla yazımın yayından kaldırılmasını istemiyorum. Bu namussuzların çevirdiği dolapları muhalefette güvendiğim bir büyüğüme belgeleriyle birlikte aktardım. İnşallah 14 Mayıstan sonra telefonları acı acı çalacak. Zannediyorlar ki kimsenin bir şeyden haberi yok. Eski AK Parti Rize İl Başkanı olan Sayın İshak Âlim’e “Kızma İshak Başkan” diye bir yazı kaleme almıştım. O yazımda başkanı üst perdeden uyarmaya çalışmıştım. Çünkü birileri Ak Parti Rize İl Başkanlığının dışında paralel bir yapı oluşturmuşlardı. Yani görünüşte il başkanı Sayın Âlim’di. Ama perde arkasından gölge bakanın iki numaralı iş birlikçisi olan yaver il başkanlığına çok yakın bir mesafede herkesin giremeyeceği kozmik bir oda oluşturmuştu. Gölge bakan yaveriyle birlikte telefonla Rize’yi yönetiyordu. Şehrin en üst makamı bile gölge bakanın karışında el pençe divan duruyordu. Hani saltanat ailesi demiştim ya… Bu siyasi iradeye ve bu devlete zerre katkısı olmayıp, her türlü kaymağını yinen bu iki harflilerdir. Bekleyin geliyor gelmekte olan. Çevirdiğiniz her bir namussuzluğu 14 Mayıstan sonra “İHBARDIR!” diye açık açık yazacağım. Siz bile yaaa bu bunları nerden biliyor, diye şaşıracaksınız.
2022 yılında Rize’de eğitimde inşaat ve emlak biriminde 50 milyon liralık ihale yapılmıştır. Bu paranın %20’si “Gölge Bakanın” eğitim yapılanmasındaki üç numaralı yalaması olan KİBAR BEY tarafından, ihalelerin yapıldığı firmalardan toplanmıştır. Hatta ters düştüğü bir firma sahibi, kendisinden para almaya gelen KİBAR BEYE ait video görüntüsünü ne olur ne olmaz diye bir CD aktarıp kasasına koymuş. Ola ki bir sorun çıkarsa kendimi sağlama alayım demiş. KİBAR BEY bak gör ne videolar ne ses kayıtları çıkacak. Şimdi ülkenin gündemi çok yoğun sosyal medyayı senin gibi çapsızlarla meşgul etmeyelim. Denetimin başında sen ve gölge bakan varken bunlar mundar olur. İnşallah yeni CHP il Başkanımız sizlerle özel olarak ilgilenecektir. İhaleler zaten basında yer alan haberler gibi üç beş firma arasında dönmektedir. Bu ihalelerdeki üstün başarısı nedeniylede ihalelerle ilgilenen şef, gölge bakan tarafından 76. Madde ile şube müdürü olarak atanmıştır. Patlayan lağımın kokusundan rahatsız olan il müdürü gölge bakana; “Efendim her talimatınızı harfiyen yerine getirdim. Ne olur beni başka bir yere atayın diyor.” Gölge bakan ise müdürü iyece kullanıp bir kenara bırakacak zaten. Bak demedi demeyin bu işin sonu yüksek duvarların ardında biter. İşte o zaman gölge bakan, yaver, müdür ve KİBAR Bey iskambil kâğıtlarıyla bol bol ihale oynarlar. Bu yapılanma sadece il merkeziyle de sınırlı değildir. Birçok ilçe müdürü de bu yapılanmaya biyat etmişlerdir. Zaten biyat etmeyen bir şekilde görevden uzaklaştırılmıştır. Zulme uğrayan herkes sabretsin…14 MAYISTA YIKILIR BU SALTANAT!