Yaklaşık bir ay önce “Alo Ben Köksal” isimli bir yazı kaleme almıştım. Yazımız il sınırlarının bile dışına çıkarak birçok kesimin dikkatini çekti. Yazımızla alakalı tarafımıza birçok telefon, mesaj ve yorum ulaştı. Kasıtlı, karalama amaçlı ve hakaret vari ifadeler bulunan siyasi içerikli yorumları yayıncılık ilkemizin bir gereği olarak zaten yayınlamıyoruz. Amacımız birilerini karalamak değil, aksine namussuzca kurulan kahpe bir düzen konusunda ismi kullanılan kişileri uyarmaktı. Arka arkaya yayınladığımız yazılardan rahatsız olanlar haber sitemize yönelik bazı siber saldırılar düzenlediler. İlk saldırıda siteyi çökertemeyenler, bazı isimlere yönelik yazı ve yorumları silmeye çalıştılar. İsimlerinin geçtiği yorumları silmeye çalışarak sitemize yönelik yapılan bu saldırının perde arkasında kimler olduğunu adeta ifşa etmiş oldular. Rahatsızlıkları öyle bir seviyeye ulaştı ki sonunda tüm haber ve içerikleri birilerinin görüp okumaması için tüm sistemi çökerttiler.
Birilerinden kastım da; Köksal Beyin kendisidir. Uyanda balığa gidelim misali… Tüm bu kirli sürecin kendi adı üstünden yürütüldüğünü biliyor veya anladığı zaman rüzgârın estiği yönün değişeceğinin farkındalar. Siyaset sayesinde kendilerine açılan tüm kapılar bir bir kapanarak, gözlerini yuman emniyet ve yargının hedefi haline gelerek “Demir Yumruk Operasyonu” kapsamında “ İzmir Bornova Vergi Dairesi Müdürlüğünce” yapılmış olan incelemenin gereğinin yapılmasını engellemeye çalışıyorlar. İstediğiniz kadar siber saldırı düzenleyin, yazılan haberleri silebilirsiniz. Bizim işimiz zaten yazmak. Oturup yeniden yazarız. Bu çabalarınızla ancak zamanı bir nebze öteleyebilirsiniz, lakin şairinde dediği gibi…”Yolun sonu görünüyor…” Bazen insanlar işlerini duygularını karıştırırlar. Devlet yönetiminde yapılan en büyük hatalardan biride budur. Size en büyük zararı ailem dediğiniz kişiler verir. Siz onların yardım ettiğini düşünürken, aslında kullanılan sizsinizdir. Tarihimizde buna benzer birçok örnek vardır. Atalarımızın dediği gibi; “Acıyan acınacak hale gelir!”
Türkiye’de uzun yıllar siyaset yapıp adınıza leke sürdürmemek gerçekten takdir edilmesi gereken bir durumdur. Lakin ülkemizde ve iş dünyasında önemli olan, bir işe nasıl başladığından ziyade… O işi nasıl bitirdiğinizdir. Bir anlık hata veya göz yummak yılların biriktirdiği itibarı yerle bir edebilir. Bu kadar aşikâr olan bir durumu gözlerinizi yumup, kulaklarınızı tıkayarak görmezden gelmeye çalışırsanız, kusura bakmayın; birileri de gerçeği “Allah Rızası “ için yüzünüze haykırır. Buradaki olay sadece basit bir vergi usulsüzlüğü de değil. Emniyet, yargı, maliye, milli eğitim, SGK, bankalar… Ve daha nicesine uzanan bir süreç var ortada. Tamamında da bakan yardımcılarına, valilere, kaymakamlara, başsavcılara, emniyet müdürlerine, hâkimlere, kamu kurum kuruluşlarının müdürlerine; “Alo Ben Köksal…” telefonları açılıyorsa… Bu telefonların açılış amacı iyi niyet değildir. Gerçekleri görmek istemeyen gözünüzü biraz daha açmaya çalışacağız. Cenabı Allah; Kuran-ı Kerimde derki; “Firavuna karşı olmak yetmez, Musa’nın yanında yer almak gerekir!”