14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerinin iki temel aktörü var. İki de kuyruk acılı bölen – yan aktörü. Vekil aday listeleri YSK’ya verildiğinden beri bu iki temel aktörün taraftarlarının listelerde yer alan adayların bazıları hakkında ağır tepkileri var.
Temelde haklılar, zira destekledikleri partilerin listelerinden gösterilen bazı adaylar partilerinin temel görüş ve beklentilerine geçmişteki eylemleriyle zıt düşmekteler. Dahası medyaya da yansımış karşılıklı ağır ithamların daha mürekkebi kurumamış olanları da var. İktidarda olan blokta geçmişte bunun çok örneklerine şahit olduk, bugün de her iki blokta net görüyoruz.
Elbette bunu hoş görmek mümkün değil ama bir gerçeği de göz ardı etmemiz gerekiyor. Bu yaman çelişkiyi mevcut UCUBE SEÇİM VE YÖNETİM SİSTEMİ dayatmaktadır.
Koalisyonların yönetim erkini tıkadığı savıyla sözüm ona tek parti iktidarını, muhalefetini öngören bu ucube sistemi onaylayan bizler 14 Mayıs’tan itibaren TBMM’de tam 16 farklı partiye mensup vekili görmekle karşı karşıyayız. Desteklediğimiz, seçimi kazanmasını arzu ettiğimiz ittifakın listesinde o asla tahammülümüz olmayan vekil adayının da yer almasının nedeni bu ucube sistemin gereğidir.
Seçimi kazanmak “yüzde 50 nokta bir” formülüne bağlı olunca sistem, değil yüzde binde dilimlerle ölçülen gecekondu misali partilere de ekmek, fırsat olmuştur. O buçuk partilere muhtaçlık (!), o buçuk partilerin o sevimsiz adaylarının oy vereceğimiz listelerde yer alması sonucunu doğurmaktadır.
Bu durumu eleştireceğiz, tepki vereceğiz ama neticede temel bir gerçeğimiz var.
Biz 14 Mayıs’ta neyi oylayacağız?
Biz kimi seçmek istiyor, kimi seçmek istemiyoruz?
Çoğulcu demokrasiden mi yanayız, yoksa tek adamlık rejimi mi devam etsin?
Aslında bu soruların yanıtı her kesin baktığı pencereden çok net ve kolay.
Öyleyse bakmamız gereken, üzerinde durmamız gereken hedeflediğimiz nokta olmalı. O nokta gül ise güle varmada elimize batan dikenler bizim kafamızı karıştırmamalı… Ormana yakışmayan üç beş ağaç yüzünden tüm ormanı yakmayalım, yanmasında da göz yummayalım. Yanan geriye gelmez ama ayrık ot temizlenebilir.
Elbette anlayabilene.
ADAYLARA TAKILIP ORMANIN YANDIĞINI GÖZDEN KAÇIRIYOR MUYUZ!
-
Metin TOPÇU Rizespor Ateşlendi Mi?
-
Ayşe TARAKÇI Eskiler çok güzel bir söz söylemişler: “İt ürür, kervan yürür.”
-
Bayram Ali KAVALCI TURİZM HAFTASI VE TURİZM SEZONU BAŞLADI
-
Aydın MERTAYAK Gençliğin Hesabı
-
Mahiye MÖRGÜL Rize Kitap Fuarında Banu Avar ve Aka Gündüz
-
Nusret Kebapçı Çalıştaydan Yeni Anayasa Arayışlarına Kritik Bakış.
-
Sebahat Karagöz BEN GERÇEK BİR RİZELİYİM!
-
Hasan KARAAHMETOĞLU KEMENCENİN TELLERİ KOPMUŞ BİZ HALA OYNUYORUZ...
-
Hüseyin TERZİ FIRTINA İSTEDİĞİNİ ALDI AMA...
-
Fatih Sultan KAR Üreteni Tüketmek Ve Rize Kitap Fuarı
ÇOK OKUNANLAR
-
Michaela Astro’dan Finansal Piyasalarda Dalgalanma Uyarısı
-
Çaykur Rizespor’da Teknik Direktör Bilmecesi: Sergen Yalçın İsmi Gündemde!
-
Sergen Yalçın’dan Dikkat Çeken Küme Düşme Yorumu: “Rizespor Düşmez, Sivasspor Tehlikede”
-
Rizespor’da Eyüpspor Maçı Öncesi Eksikler Can Sıkıyor: Gözler Abdülkadir Ömür’de
-
Dolunayın Gölgesinde Acı Kayıp: Tarkan’ın Annesi Hayatını Kaybetti
-
Vali'den Bir Gaf Daha......Gösterişli Namaz
-
Markus Gisdol Rizespor İle Görüşüyor
-
Michaela Astro’dan Finansal Piyasalarda Dalgalanma Uyarısı
-
Michaela Astro'dan 2025 Aşk Yorumu: "Gerçek Aşk Çok Yakınında, Bakış Açını Değiştir!"
-
Terazi Dolunayı Liderleri Zorluyor: Astrolog Michaela Astro'dan Çarpıcı Değerlendirme