Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında Avrupa Şampiyonu olarak büyük bir başarıya imza atan, cumhuriyetle sorunu olanların haricinde tüm ülkeyi büyük bir mutluluğa sevk eden, Türkiye'ye uluslararası arenada prestij sağlayan Milletler Ligi şampiyonluğundan sonra Avrupa Şampiyonluğu'nu da kazanan Filenin Sultanları yönetmelik gereği devlet tarafından 150 şer Altınla ödüllendirilecek…
Milli voleybolcular, kupa töreninde şampiyonluk için verilen 500 bin Euro ‘lük temsili çeki önlerinden çekip arkaya tarafa atarak, esasen para pulla çok fazla işleri olmadığını gösterdiyseler de elde ettikleri başarıyla maddi ödülleri de sonuna kadar hak ettiler.
Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın Spor Faaliyetlerinde Üstün Başarı Gösterenlerin Ödüllendirilmesi Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesine göre takım sporlarında elde edilen Avrupa Şampiyonluğu nedeniyle her bir sporcuya 150 Cumhuriyet Altın’ına karşılık gelen Türk Lirası tutarında para ödülü veriliyor. Buna göre milli takımda bulunan 14 sporcuya toplam 2100 Cumhuriyet Altını ödül verilecek. Kişi başı 1.6, toplam 23.1 milyon lira.
Yönetmeliğe göre bir sporcuya verilecek ödülün en fazla yüzde 40 oranında antrenörlere de ödül veriliyor. Bunun yarısı baş antrenöre kalanı ise diğer antrenörlere eşit olarak dağıtılır… Buna göre Kadın Voleybol Milli Takımı Baş antrenörü Daniela Santralli 30 Cumhuriyet Altını karşılığı yaklaşık 330 bin TL başarı ödülü alacak. 330 bin lira da yardımcılarına eşit paylaştırılacak.
Gelelim European Volleyball Confederation (CEV)-Avrupa Voleybol Federasyonunun şampiyonluk seremonisinde kaptan Eda Erdem’e takdim ettiği sembolik 500 bin Euro lük çek konusuna.
Kupa seremonisinde CEV’in şampiyon takım için ortaya koyduğu bu çeki oyuncularımızın hemen podyumun arka tarafa bıraktıklarını yukarda yazdım. Aslında bu para Türkiye Voleybol Federasyonu'na ait. Ama TVF Başkanı Mehmet Akif Üstündağ hemen sıcağı sıcağına bu parayı takıma, teknik ekibe ve hizmetin görünmez kahramanlarına dağıtacaklarını beyan etti.
Ama öncesinde kalınan otelin salonunda şampiyon ekibe ne istersiniz diye sorulduğunda kaptan Eda Erdem’in arkadaşları adına yaptığı konuşmayı, ardından da çok değil daha birkaç yıl önce milli futbolcularımızın bu konudaki tavırlarından aklıma kalanları not düşerek yazımı bitireceğim.
"Atatürk’ün sporcu kızları, ülkesi adına kazandıkları başarıyı pazarlık konusu yapmaz. Ne prim ister, ne de başka özel bir şey. 85 milyona yaşattığımız mutluluk bize yeter” derken Japonya-Kore’nin ortaklaşa düzenlediği ve üçüncü olduğumuz dünya kupasının (Haluk Ulusoy Federasyon başkanı, Şenol Güneş teknik patrondu) bitiminde millet olarak daha coşkuyu yaşamadan, prim kavgası medyaya düşmüştü! Yanılmıyorsam Mercedes otomobillerin nasıl kimlere dağıtılacağı kavgası da vardı!
Fatih Terim ile gittiğimiz Avrupa şampiyonalarında turnuvada sportif hayal kırıklığı, primde şampiyonluk yaşamışlığımızı unutmadık her halde!.. Dönemin TFF Başkanı Yıldırım Demirören ve ekibinin kaosa sürüklenen prim kavgaları medyada geniş yer bulduğunu da unutmuş olamayız!..
Ay-Yıldızlı forma taşıyan iki takımın arasındaki fark.
