“Padişahım Çok Yaşa!”Padişahım Çok Yaşa
Eski zamanlarda ülkeyi yöneten padişah bir ferman verdiğinde, o kararı sevsen de sevmesen de İstesen de istemeden de mecburen “Padişahım Çok Yaşa!” denirdi. Zaman çok çabuk geçiyor. Lakin birilerinin düşünceleri bir türlü demokrasiyi benimseyemiyor. Yıl 2023 olsa da hala daha yüz yıl öncesinin kafasıyla yaşayanlar var. Biz ülke olarak her ne kadar “Cumhuriyet Yönetimine” geçmiş olsak da toplumun belirli bir kısmı, bu demokrasiyi sindiremiyor. Alışmışlar fermanlarla yönetilmeye… Hele de ortada büyük bir menfaat söz konusu ise… Ya ben buradan bir pay alamadım ama illaki bu talandan eninde sonunda bana bir pay düşer deyip…”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor. Siyasetten, adalete kadar doğru bilinen tüm değerler bir kenara bırakıldı. Eğer ki birileri sizin suçlu olmanızı istiyorlarsa… Bu zihniyete göre siz suçlusunuzdur. Çünkü iş öyle bir noktaya geldi ki güç zehirlenmesine uğrayan bazı kendini bilmez hadsizler kendilerini devlet zanneder oldular. Liyakatsizce torpille atandıkları makamlarda nasıl olsa yıllardır ortada bir hesap soran yok, zihniyetiyle at koşturuyorlar. Gerçekten de öyle en az yirmi yıldır yolsuzlukla yargılanan üst düzey hiç kimseyi ne gördüm nede duydum. Ye kürdüm ye… Kampanyası tam gaz devam ediyor.
Eski zamanlarda ülkeyi yöneten padişah bir ferman verdiğinde, o kararı sevsen de sevmesen de İstesen de istemeden de mecburen “Padişahım Çok Yaşa!” denirdi. Zaman çok çabuk geçiyor. Lakin birilerinin düşünceleri bir türlü demokrasiyi benimseyemiyor. Yıl 2023 olsa da hala daha yüz yıl öncesinin kafasıyla yaşayanlar var. Biz ülke olarak her ne kadar “Cumhuriyet Yönetimine” geçmiş olsak da toplumun belirli bir kısmı, bu demokrasiyi sindiremiyor. Alışmışlar fermanlarla yönetilmeye… Hele de ortada büyük bir menfaat söz konusu ise… Ya ben buradan bir pay alamadım ama illaki bu talandan eninde sonunda bana bir pay düşer deyip…”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor. Siyasetten, adalete kadar doğru bilinen tüm değerler bir kenara bırakıldı. Eğer ki birileri sizin suçlu olmanızı istiyorlarsa… Bu zihniyete göre siz suçlusunuzdur. Çünkü iş öyle bir noktaya geldi ki güç zehirlenmesine uğrayan bazı kendini bilmez hadsizler kendilerini devlet zanneder oldular. Liyakatsizce torpille atandıkları makamlarda nasıl olsa yıllardır ortada bir hesap soran yok, zihniyetiyle at koşturuyorlar. Gerçekten de öyle en az yirmi yıldır yolsuzlukla yargılanan üst düzey hiç kimseyi ne gördüm nede duydum. Ye kürdüm ye… Kampanyası tam gaz devam ediyor.
Yaklaşan 14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber birçok partide milletvekilliği adaylığı için başvurular yapıldı. Özellikle 2002’den bu güne kadar Rize’de en çok milletvekilliği başvurusu yapılan parti AK Partidir. Her seçim döneminde birçok aday adayı başvuru yapıyor, çalışmalarda bulunuyor ama lakin genelde hiçbiri aday gösterilmiyordu. İş öyle bir noktaya geldi ki… Birbirlerine,” Aday olamayacağını bile bile neden başvuru yapıyorsun?” demeye başladılar. Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenmez misali… Aday olamasa da… Aday adayı olup yapılan reklam neticesinde, illaki bu pastadan ilerde bir pay alacağı hesabı çok önceden yapılıyordur. Teamül yoklamasıymış, liyakatmiş, yok efendim çalışmaymış… Hepsi hak getire… Eğer ki iyi bir torpilin varsa… Sahtekârda olsan, dolandırıcıda olsan ne olursa olsun adamını bulan listeye giriyordu. Bu yirmi yılda Rize neler gördü neler… Kaçak çayın mucide denilen şahıs, Rizeliye küfredermiş gibi milletvekili yapılmadı mı? İl teşkilatlarında yapılan teamül yoklamalarında rekor oy alanlar göz ardı edilerek, Rize’ye zerre faydası olmayanlar Rizeliye zoraki seçtirilmedi mi? Söz verilerek aday adayı olan kişilerin, milletvekilliği listeleri açıklandıktan sonra zoraki tepkileri maalesef değişmiyor. ”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…”
Oysa parti içinde birileri öyle entrikalar yürütüyor ki… Kardeşim ben bu dönem aday olmayacağım. Söz seni destekleyeceğim diyenler… Perde arkasında çok farklı işler çeviriyorlar. Bazen de değiştirmek istedikleri bir makamdaki şahsı aday adayı yaptırıp, o şekilde siyasi arenadan diskalifiye ediyorlar. Yönetemedikleri kişiyi istemiyorlar. ”Padişahım Çok Yaşa “ demiyorsa… O kişi bunların işine yaramaz. Emir eri olacak. Birilerinin Cumhuriyetin içinde kurdukları illegal saltanata aykırı davranması… Devletten ya da adaletten yana olması, tıkır tıkır işleyen bu sisteme çomak sokar. Özellikle ifade etmek istiyorum ki… Sayın İbrahim Türüt’ün aday gösterilmemesi birçok partili kadar şahsımı da derinden üzmüştür. Bence Rize İl Özel İdaresindeki takdire şayan çalışmalarıyla aday olmayı fazlasıyla hak ediyordu. Kendisi de 3. Sıradan aday olmayı bekliyordu, lakin devreye giren Abdül Kadir Kart’ın torpiliyle son anda Yılmaz Katmer aday yapılmıştır. Yine İbrahim Türüt gibi eski il başkanı İshak Âlim’de siyasi entrikalara kurban edilmiştir. Birçok konuda doğru olanı yapmaya çalışan Sayın Âlim, saltanat ailesi ve Muhammet Avcı ile ters düşmüştür. Örneğin; kültür turizm il müdürlüğü ve müdür yardımcılığında liyakatli kişilerin atanmasını isteyen İshak Âlim, Muhammet Avcı engeline takılmıştır. Sayın Avcı siyasi çalımlarıyla Lionel Messi’ ye ve Cristiano Ronaldo’ya taş çıkarmıştır.
Yaklaşan 14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber birçok partide milletvekilliği adaylığı için başvurular yapıldı. Özellikle 2002’den bu güne kadar Rize’de en çok milletvekilliği başvurusu yapılan parti AK Partidir. Her seçim döneminde birçok aday adayı başvuru yapıyor, çalışmalarda bulunuyor ama lakin genelde hiçbiri aday gösterilmiyordu. İş öyle bir noktaya geldi ki… Birbirlerine,” Aday olamayacağını bile bile neden başvuru yapıyorsun?” demeye başladılar. Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenmez misali… Aday olamasa da… Aday adayı olup yapılan reklam neticesinde, illaki bu pastadan ilerde bir pay alacağı hesabı çok önceden yapılıyordur. Teamül yoklamasıymış, liyakatmiş, yok efendim çalışmaymış… Hepsi hak getire… Eğer ki iyi bir torpilin varsa… Sahtekârda olsan, dolandırıcıda olsan ne olursa olsun adamını bulan listeye giriyordu. Bu yirmi yılda Rize neler gördü neler… Kaçak çayın mucide denilen şahıs, Rizeliye küfredermiş gibi milletvekili yapılmadı mı? İl teşkilatlarında yapılan teamül yoklamalarında rekor oy alanlar göz ardı edilerek, Rize’ye zerre faydası olmayanlar Rizeliye zoraki seçtirilmedi mi? Söz verilerek aday adayı olan kişilerin, milletvekilliği listeleri açıklandıktan sonra zoraki tepkileri maalesef değişmiyor. ”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…”
Oysa parti içinde birileri öyle entrikalar yürütüyor ki… Kardeşim ben bu dönem aday olmayacağım. Söz seni destekleyeceğim diyenler… Perde arkasında çok farklı işler çeviriyorlar. Bazen de değiştirmek istedikleri bir makamdaki şahsı aday adayı yaptırıp, o şekilde siyasi arenadan diskalifiye ediyorlar. Yönetemedikleri kişiyi istemiyorlar. ”Padişahım Çok Yaşa “ demiyorsa… O kişi bunların işine yaramaz. Emir eri olacak. Birilerinin Cumhuriyetin içinde kurdukları illegal saltanata aykırı davranması… Devletten ya da adaletten yana olması, tıkır tıkır işleyen bu sisteme çomak sokar. Özellikle ifade etmek istiyorum ki… Sayın İbrahim Türüt’ün aday gösterilmemesi birçok partili kadar şahsımı da derinden üzmüştür. Bence Rize İl Özel İdaresindeki takdire şayan çalışmalarıyla aday olmayı fazlasıyla hak ediyordu. Kendisi de 3. Sıradan aday olmayı bekliyordu, lakin devreye giren Abdül Kadir Kart’ın torpiliyle son anda Yılmaz Katmer aday yapılmıştır. Yine İbrahim Türüt gibi eski il başkanı İshak Âlim’de siyasi entrikalara kurban edilmiştir. Birçok konuda doğru olanı yapmaya çalışan Sayın Âlim, saltanat ailesi ve Muhammet Avcı ile ters düşmüştür. Örneğin; kültür turizm il müdürlüğü ve müdür yardımcılığında liyakatli kişilerin atanmasını isteyen İshak Âlim, Muhammet Avcı engeline takılmıştır. Sayın Avcı siyasi çalımlarıyla Lionel Messi’ ye ve Cristiano Ronaldo’ya taş çıkarmıştır.
denirdi. Zaman çok çabuk geçiyor. Lakin birilerinin düşünceleri bir türlü demokrasiyi benimseyemiyor. Yıl 2023 olsa da hala daha yüz yıl öncesinin kafasıyla yaşayanlar var. Biz ülke olarak her ne kadar “Cumhuriyet Yönetimine” geçmiş olsak da toplumun belirli bir kısmı, bu demokrasiyi sindiremiyor. Alışmışlar fermanlarla yönetilmeye… Hele de ortada büyük bir menfaat söz konusu ise… Ya ben buradan bir pay alamadım ama illaki bu talandan eninde sonunda bana bir pay düşer deyip…”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor. Siyasetten, adalete kadar doğru bilinen tüm değerler bir kenara bırakıldı. Eğer ki birileri sizin suçlu olmanızı istiyorlarsa… Bu zihniyete göre siz suçlusunuzdur. Çünkü iş öyle bir noktaya geldi ki güç zehirlenmesine uğrayan bazı kendini bilmez hadsizler kendilerini devlet zanneder oldular. Liyakatsizce torpille atandıkları makamlarda nasıl olsa yıllardır ortada bir hesap soran yok, zihniyetiyle at koşturuyorlar. Gerçekten de öyle en az yirmi yıldır yolsuzlukla yargılanan üst düzey hiç kimseyi ne gördüm nede duydum. Ye kürdüm ye… Kampanyası tam gaz devam ediyor.
Yaklaşan 14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber birçok partide milletvekilliği adaylığı için başvurular yapıldı. Özellikle 2002’den bu güne kadar Rize’de en çok milletvekilliği başvurusu yapılan parti AK Partidir. Her seçim döneminde birçok aday adayı başvuru yapıyor, çalışmalarda bulunuyor ama lakin genelde hiçbiri aday gösterilmiyordu. İş öyle bir noktaya geldi ki… Birbirlerine,” Aday olamayacağını bile bile neden başvuru yapıyorsun?” demeye başladılar. Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenmez misali… Aday olamasa da… Aday adayı olup yapılan reklam neticesinde, illaki bu pastadan ilerde bir pay alacağı hesabı çok önceden yapılıyordur. Teamül yoklamasıymış, liyakatmiş, yok efendim çalışmaymış… Hepsi hak getire… Eğer ki iyi bir torpilin varsa… Sahtekârda olsan, dolandırıcıda olsan ne olursa olsun adamını bulan listeye giriyordu. Bu yirmi yılda Rize neler gördü neler… Kaçak çayın mucide denilen şahıs, Rizeliye küfredermiş gibi milletvekili yapılmadı mı? İl teşkilatlarında yapılan teamül yoklamalarında rekor oy alanlar göz ardı edilerek, Rize’ye zerre faydası olmayanlar Rizeliye zoraki seçtirilmedi mi? Söz verilerek aday adayı olan kişilerin, milletvekilliği listeleri açıklandıktan sonra zoraki tepkileri maalesef değişmiyor. ”Padişahım Çok Yaşa
Eski zamanlarda ülkeyi yöneten padişah bir ferman verdiğinde, o kararı sevsen de sevmesen de İstesen de istemeden de mecburen “Padişahım Çok Yaşa!” denirdi. Zaman çok çabuk geçiyor. Lakin birilerinin düşünceleri bir türlü demokrasiyi benimseyemiyor. Yıl 2023 olsa da hala daha yüz yıl öncesinin kafasıyla yaşayanlar var. Biz ülke olarak her ne kadar “Cumhuriyet Yönetimine” geçmiş olsak da toplumun belirli bir kısmı, bu demokrasiyi sindiremiyor. Alışmışlar fermanlarla yönetilmeye… Hele de ortada büyük bir menfaat söz konusu ise… Ya ben buradan bir pay alamadım ama illaki bu talandan eninde sonunda bana bir pay düşer deyip…”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…” diye avazı çıktığı kadar bağırıyor. Siyasetten, adalete kadar doğru bilinen tüm değerler bir kenara bırakıldı. Eğer ki birileri sizin suçlu olmanızı istiyorlarsa… Bu zihniyete göre siz suçlusunuzdur. Çünkü iş öyle bir noktaya geldi ki güç zehirlenmesine uğrayan bazı kendini bilmez hadsizler kendilerini devlet zanneder oldular. Liyakatsizce torpille atandıkları makamlarda nasıl olsa yıllardır ortada bir hesap soran yok, zihniyetiyle at koşturuyorlar. Gerçekten de öyle en az yirmi yıldır yolsuzlukla yargılanan üst düzey hiç kimseyi ne gördüm nede duydum. Ye kürdüm ye… Kampanyası tam gaz devam ediyor.
Yaklaşan 14 Mayıs 2023 seçimleriyle beraber birçok partide milletvekilliği adaylığı için başvurular yapıldı. Özellikle 2002’den bu güne kadar Rize’de en çok milletvekilliği başvurusu yapılan parti AK Partidir. Her seçim döneminde birçok aday adayı başvuru yapıyor, çalışmalarda bulunuyor ama lakin genelde hiçbiri aday gösterilmiyordu. İş öyle bir noktaya geldi ki… Birbirlerine,” Aday olamayacağını bile bile neden başvuru yapıyorsun?” demeye başladılar. Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenmez misali… Aday olamasa da… Aday adayı olup yapılan reklam neticesinde, illaki bu pastadan ilerde bir pay alacağı hesabı çok önceden yapılıyordur. Teamül yoklamasıymış, liyakatmiş, yok efendim çalışmaymış… Hepsi hak getire… Eğer ki iyi bir torpilin varsa… Sahtekârda olsan, dolandırıcıda olsan ne olursa olsun adamını bulan listeye giriyordu. Bu yirmi yılda Rize neler gördü neler… Kaçak çayın mucide denilen şahıs, Rizeliye küfredermiş gibi milletvekili yapılmadı mı? İl teşkilatlarında yapılan teamül yoklamalarında rekor oy alanlar göz ardı edilerek, Rize’ye zerre faydası olmayanlar Rizeliye zoraki seçtirilmedi mi? Söz verilerek aday adayı olan kişilerin, milletvekilliği listeleri açıklandıktan sonra zoraki tepkileri maalesef değişmiyor. ”Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…”
Oysa parti içinde birileri öyle entrikalar yürütüyor ki… Kardeşim ben bu dönem aday olmayacağım. Söz seni destekleyeceğim diyenler… Perde arkasında çok farklı işler çeviriyorlar. Bazen de değiştirmek istedikleri bir makamdaki şahsı aday adayı yaptırıp, o şekilde siyasi arenadan diskalifiye ediyorlar. Yönetemedikleri kişiyi istemiyorlar. ”Padişahım Çok Yaşa “ demiyorsa… O kişi bunların işine yaramaz. Emir eri olacak. Birilerinin Cumhuriyetin içinde kurdukları illegal saltanata aykırı davranması… Devletten ya da adaletten yana olması, tıkır tıkır işleyen bu sisteme çomak sokar. Özellikle ifade etmek istiyorum ki… Sayın İbrahim Türüt’ün aday gösterilmemesi birçok partili kadar şahsımı da derinden üzmüştür. Bence Rize İl Özel İdaresindeki takdire şayan çalışmalarıyla aday olmayı fazlasıyla hak ediyordu. Kendisi de 3. Sıradan aday olmayı bekliyordu, lakin devreye giren Abdül Kadir Kart’ın torpiliyle son anda Yılmaz Katmer aday yapılmıştır. Yine İbrahim Türüt gibi eski il başkanı İshak Âlim’de siyasi entrikalara kurban edilmiştir. Birçok konuda doğru olanı yapmaya çalışan Sayın Âlim, saltanat ailesi ve Muhammet Avcı ile ters düşmüştür. Örneğin; kültür turizm il müdürlüğü ve müdür yardımcılığında liyakatli kişilerin atanmasını isteyen İshak Âlim, Muhammet Avcı engeline takılmıştır. Sayın Avcı siyasi çalımlarıyla Lionel Messi’ ye ve Cristiano Ronaldo’ya taş çıkarmıştır.
Padişahım Çok Yaşa… Padişahım Çok Yaşa…”
Oysa parti içinde birileri öyle entrikalar yürütüyor ki… Kardeşim ben bu dönem aday olmayacağım. Söz seni destekleyeceğim diyenler… Perde arkasında çok farklı işler çeviriyorlar. Bazen de değiştirmek istedikleri bir makamdaki şahsı aday adayı yaptırıp, o şekilde siyasi arenadan diskalifiye ediyorlar. Yönetemedikleri kişiyi istemiyorlar. ”Padişahım Çok Yaşa “ demiyorsa… O kişi bunların işine yaramaz. Emir eri olacak. Birilerinin Cumhuriyetin içinde kurdukları illegal saltanata aykırı davranması… Devletten ya da adaletten yana olması, tıkır tıkır işleyen bu sisteme çomak sokar. Özellikle ifade etmek istiyorum ki… Sayın İbrahim Türüt’ün aday gösterilmemesi birçok partili kadar şahsımı da derinden üzmüştür. Bence Rize İl Özel İdaresindeki takdire şayan çalışmalarıyla aday olmayı fazlasıyla hak ediyordu. Kendisi de 3. Sıradan aday olmayı bekliyordu, lakin devreye giren Abdül Kadir Kart’ın torpiliyle son anda Yılmaz Katmer aday yapılmıştır. Yine İbrahim Türüt gibi eski il başkanı İshak Âlim’de siyasi entrikalara kurban edilmiştir. Birçok konuda doğru olanı yapmaya çalışan Sayın Âlim, saltanat ailesi ve Muhammet Avcı ile ters düşmüştür. Örneğin; kültür turizm il müdürlüğü ve müdür yardımcılığında liyakatli kişilerin atanmasını isteyen İshak Âlim, Muhammet Avcı engeline takılmıştır. Sayın Avcı siyasi çalımlarıyla Lionel Messi’ ye ve Cristiano Ronaldo’ya taş çıkarmıştır.