1998 yılında 27 yaşında başlayan ve 26 yıl süren İETT yolculuğum sonrası emekli oldum. Yirmi altı yıl kurum fotoğrafçısı olarak her güne yeni bir heyecanla başlayarak çalıştım. Metrohan’ın ve kurumun tarihi ile ilgili ne bulduysam arşivde biriktirmeye özen gösterdim. Bir gün birileri arşive bakıp bıraktığımız eserlerle karşılaşınca; buradan bir Fatih Sultan Kar geçti derse, yani gök kubbede bir hoş seda bırakabilirsem ne mutlu bana.
İETT’NİN T’Sİ, TÜRKİYE’NİN T’SİDİR
VEFA, BİZİM İÇİN İSTANBUL’DA BİR SEMT ADI DEĞİLDİR
Metrohan'ın karşısındaki binada, akrabalarımın restoranı vardı. Oradan bu binaya özenle bakardım. Gün geldi, bu binada çalıştım. İETT’de işbaşı yapmama vesile olan Ali Bölükbaşı’nı hayatım boyunca minnetle ve rahmetle anacağım. Geçmiş yıllarda iş için Almanya'ya gitmeyi bir kurtuluş olarak görürdü insanlar. Aynı yıllarda söylenen bir söz daha vardı: İETT Türkiye’nin Almanya’sıdır. Zira İETT’de çalışmak büyük ayrıcalıktı. Anne babalar kız istemeye gidince, oğlumuz İETT’de çalışıyor diye övünerek ifade ederdi. İşte ben böylesine seçkin bir kurumun fotoğrafçısıydım. Bayrağı devraldığım ve mirasını taşıdığım bütün büyüklerimi saygıyla anıyorum. Metrohan’da çalışmak, tarihin içinde yaşamaktır. Biriktirme merakı ta çocukluktan beri vardır bende. İETT tarihi buna eklendi. İETT'nin T'si Türkiye'nin T'sidir. Kurumumuzda genel müdürlük yapmış isimlerin hikâyesi bilinmezdi. İşe buradan başladık. Mesai arkadaşım Filiz Acar ile bu konu üzerine ilk çalışmamızı yaptık. İlerleyen zamanlarda İETT’ye değer katmış insanlarla tanıştık, onlarla konuştuk. Onların anlattığı İETT’nin çok çok farklı olduğunu gördük. Bilgimiz arttıkça İETT’ye olan ilgimiz ve hayranlığımız da arttı. İETT’de kurum kültürü ve aidiyet duygusunun çok yüksek olduğunu gördük. Bu kültürün yaşatılması için çaba harcadık, yazılı hale getirerek kaynak bırakmaya gayret ettik.
MODERN ÇAĞIN ESKİCİSİ
VARLIĞINLA YOKLUĞUN ARASINDA FARK OLMALI
Arşivlerde ve depolarda bulduğumuz negatifleri ve fotoğrafları bir araya getirmeye çalıştık. Malzemeyi bulmak yetmiyordu tabii, onların tanımlanması gerekiyordu. İşte orada çok titiz bir çalışma yürüterek anlamlandırmaya gayret ettik. Burada devreye mesai arkadaşım Filiz Acar girdi. Kendisi, İETT’deki en büyük şansımdır. Biz birbirimizi tamamlayarak ve destekleyerek büyük bir uyum içerisinde çalıştık. Şimdi düşünüyorum da, ileride insanlar arşive bakıp bu kurumdan bir Fatih Sultan Kar ile bir Filiz Acar geçti diyecek. Bu mutluluk bize yeter. Biz biraz da bu çağın insanı değiliz diye düşünüyorum. Zaten benim Rize ile ilgili çalışmalarımdan dolayı lakabım, "Modern Çağın Eskicisi"dir. Bizde tarih sevgisi var. Hayata farklı pencereden bakıyoruz. Görev yaptığımız yıllar içerisinde çeşitli ölçülerde 22 yayın hazırlamışız. Bizden sonra gelen arkadaşlar arşivi koruyarak bunlara yenilerini ekleyebilir, geliştirebilir ve çoğaltabilir. Dileğimiz budur.
ELVEDA İETT
Her Başlangıcın bir sonu vardır. 29 Ağustos 2024 tarihi itibariyle emeklilik dolayısıyla İETT’den ve Metrohan’dan ayrılıyorum. Metroda ve toplumda ayak ayaküstüne atmayı, büyüklerinin yanında sigara içmeyi ar diye nitelerim. Güvenlik görevlisi arkadaşlarıma selam vermeden, gününüz güzel geçsin demeden geçmemeye özen gösteririm. En çok kullandığım kelime “saygıyla” dır. Bana işimden dolayı verilen imtiyazı hiçbir zaman kötüye kullanmadım. Hiçbir zaman, hiçbir kapı yüzüme kapanmadı. Egoya bağlı iptallere, kapanmalara gülüp geçtim. Ben de UMUTsuz vaka dışında herkese hakkımı helal ettim.
Hoşça kalın.Saygıyla…
Fatih Sultan KAR
