Anamın gün görmemiş sözleri vardı.. Unutulmaz sözler.. Ömrünün son günlerinde çok şeyi unutmuştu. Bana "sen kimsin?" dediğini her hatırladığım da bütün duygularım ağır yara alır. Çayeli Büyükköy'den Yılancıoğlu Mehmet Efendi'nin torunuydu. Şairliği nüktedanliği ordan geliyordu. O durumda bile unutmadığı kendisine ait türküyü derdi: "Orsidi'ya demirci / Soğuk döver demiri / Demiri dövmek içün / Kimden aldı emiri...
Anam bir hastalığı için Rize'de çeşitli doktorlara gitmiş. Sonuç alamamış. Son gittiği doktora aynen şunu demiş: "Bu fuşki kokinan Rize'ye hep sınıfta kalmış doktorları mi gönderirler. Doktor gülmekten yerlere yatmış. Sonra da fuşki kokinan ne diye sormuş?,
ANAM"A / KUŞLUK VAKTİ
Hep ağlardın ardımdan
Hüzün dolardı yolum
Kuş oldun uçtun anam
Kırık kanadım kolum
Şimdi benim dertlerim
Kütük dağından çoktur
Kaçkar dağından çoktur
Ne anam var ne babam
Tutacak dalım yoktur
Seninle atma türkü
Söylerduk karşı beri
O güzelim günlerim
Daha gelir mi geri
Dertlerim daği aştı
Bi taneyi alan yok
Hey gibi aponconuz
Yallakozlu halan yok
Ana canın yongası
Kaybedince anlarsın
İyi olmaz yarası
Savmaz yürek yarası
Oturur da ağlarsın
Giydiğin cizlaveti
Anam öptüm kokladım
İzini bulmak için
Eski evi yokladım
Koca tarihi nayla
Sağ tarafa yaslandı
Açmaz hiç bir kapıyı
Anahtarlar paslandı
Nerde o eski günler
Nerde hamal lastığı
Unuttuk o günleri
Bulduk pamuk yastığı
Hemen koşardım eve
Gelince kuşluk vakti
Dar zamandayım anam
Zor zamandayim anam
Çaresiz sumarlığın
Çaresiz bu uşağın
Her yanım puştluk vakti
Fatih Sultan KAR / İST