Her ülkenin bir hikâyesi vardır her insanın bir hikâyesi olduğu gibi…
Hikâyesiz ne insan ne ülke ne de anakara vardır…
Kurtulmak, bağımsız olmak; yenmek…
Zaferle ilgilidir.
Yenilmek, bağımlı olmak, teslim olmak…
Kaybetmekle ilgilidir…
Baş Komutanlık Meydan Muharebesi, (Büyük Taarruz)
Zafer demektir…
Başkomutan Mustafa Kemal, Yunanlıları denize dökmüştür.
Bağımsız bir devlet kurulmuştur…
Kolay kurulmadı bu ülke…
Nice insan şehit düştü gazi oldu…
Kimileri, yurdun düşmanlardan kurtulması için verilen mücadeleyi önemsiz göstermeye, değersizleştirmeye çalışıyor…
Hatta, daha ileriye gidiyor…
Bu ülkede “Kurtuluş Savaşı” verildi mi?
Bir senaryo…
Diyor…
Daha neler neler…
Ne acı değil mi?
Bir zaman sonra her şeyi yalana indirgemek…
Yok saymak…
Bu kadar kolay….
Kardeşim yalan mı?
Al sana…
Suriye…
Irak…
Libya…
Mısır…
Ürdün…
Hepsi de kâğıt üzerinde ülke…
Ülkesine sahip çıkmayan…
Bağımsızlığın ne kadar önemli olduğunu kavramayan…
Milletlerin sonu…
Daha doğrusu…
Kurtulmanın yalan olduğuna inananların sonu…
Ülkeyi sevmek yetmez…
Üretmek, katkı sunmak gerek.
Geçmiş geçmişte kalmaz…
Gelecek geçmişle örülür…
Geçmişini unutanın geleceği olmaz…
Resmî törenlere indirgenmiş bir bayram…
Kuru milliyetçilik…
Hamasi nutuklar…
Geçmişi unutturur…
Geçmiş unutulmasın…
"Keşke Yunan galip gelseydi" diyen bir nesil yetişmesin.
Çağdaş, uygar bir ülke geçmişini unutmaz…
Ülkenin kurtuluşunu zaferle taçlandıran Başkomutanlık Meydan Muharebesini…
Asla…