27 Mart 2024 de ki yazımda demiştim ki,
“Bu seçim köprüden önce son çıkış değildir, ancak finalden önce son sınavdır.
Bu sınava iyi hazırlanmalıyız, çok bilinmeyenli denklemleri çözmeliyiz ve dört yıl sonraki finali daha rahat kazanmalıyız.
Kazanacağız, kazanmak zorundayız. Çünkü çok tehlikeli bir dönemeçteyiz. Ülkemizi kuruluş ayarlarına götürmek zorundayız.
Hiç karamsar olmayalım, bu ülkenin insanları en zor durumlarda ayağa kalkmasını ve o tehlikeleri bertaraf etmesini bilir.
Bu seçim demokrasimizin en önemli seçimlerinden biridir. Bu seçimde gözümüzü açacağız, ders vereceğiz, uyaracağız, yol göstereceğiz, Atatürk’ün emanetine sahip çıkacağız.
Bu seçimde tek adam saltanatını sarsacağız, gerçek demokrasinin ve tüm özgürlüklerin yolunu açacağız.”
Bu gün çok mutluyum, çünkü hiç yanılmadım. Finalden önce son sınavı başarıyla geçtik. Tek adam rejiminin süslü sarayında deprem yarattık. Dört yıl sonraki finale hazırız artık. Bu tehlikeli gidişe dur diyebileceğimizi kanıtladık.
Evet, bu seçimde yanlış yapanlara ders verdik, onları uyardık, yol gösterdik. Temel değerlerimize, Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkacağımızı ve halkın yararına olmayan kararların bir gün mutlaka çöpe atılacağını gösterdik. Bunu lafla değil, bir önceki seçimde yönetimini aldığımız belediyelerdeki uygulamalarımızla kanıtladık.
Halkımızın büyük çoğunluğu doğrudan yanadır, haktan yanadır, yeter ki onu yönetenler de halktan yana olsun…
Dilerim tüm siyasi partiler bu seçimde halkımızın verdiği bu mesajı almışlardır.