Sezona bizler dahil bütün basketbol otoritelerinin beklemediği bir şekilde muazzam başlayan sarı lacivertli temsilcimiz, deyim yerindeyse önüne geleni eziyor.
Öyle ki çift maç haftasına barındırdığı yıldızlar, yüksek bütçesi ile Avrupa'nın son zamanlarda en formda ekiplerinden Monaco'yu deplasmanda rahat yenerek başlayan Fenerbahçe Beko, ayağının tozu ile geldiği Milano deplasmanını da çift haneli farkla kazanarak zirvedeki yerini daha da sağlamlaştırdı. Nigel Hayes'in tıpkı bir all-star gibi oynadığı haftada Fenerbahçe Beko hem aldığı puanlarla hem de izlettiği basketbol ile yüzümüzü güldürmeye devam ediyor.
Bu iki karşılaşmada da görüldüğü üzere Fenerbahçe Beko form grafiğini her gün ileri çektiği gibi, rakiplere de psikolojik üstünlüğünü kanıtlamış durumda.
Itoudis'in sezon başında en çok eleştirildiği konu hiç şüphesiz ki Türk oyunculara verdiği sürelerdi. Bu konuda da geçtiğimiz haftalarda önce Melih Mahmutoğlunu'u ardından da James Metecan Birsen'i devreye sokmayı başaran Itoudis oyunculara yeniden kazandırdığı özgüven ile de ayrıca fark yaratıyor.
Itoudis'in ekibinin bir diğer özelliği ise takımdaki ana dişlilerin birçoğunun kendini kanıtlama arzusu. Nigel Hayes, Nick Calathes gibi isimler hatırlayacağımız üzere Barcelona gibi üst düzey bir takımda istediği süreleri alamamış ve basketbola küstürülmüştü. 'Yeni Nesil Fenerbahçe Beko ' sistematiğinde gözlerimizin pasını silen bu iki oyuncu tabiri caizse geçtiğimiz sezonun acısını çıkarıyor. Oyuncuları kullanma yönüyle Itoudis'in Jasikevicius'tan farkı da işte tam olarak bu.
Itoudis'in takımın tamamından verim alması aslında önemli konunun da çözülmesini otomatik olarak önlüyor:
Takımdaki sakatlık oranı ve art arda maçlarda düşmeyen performanslar.
Bir takım düşünelim, Monaco ve Milano gibi iki deplasmanı da kazansın ve döndüğünde iki gün içerisinde ezeli rakibi Galatasaray'ı deplasmanda yensin. Tek kelimeyle muazzam bir gidişata sahip olan Fenerbahçe Beko'da tam anlamıyla işler tıkırında gidiyor desek abartmış olmayız.
Messina Milano'su ile Pistiolis Galatasaray'ını aynı hafta içinde deplasmanda mağlup etmek her takımın harcı değil.
Toparlayacak olursak ;
Tarih bizlere gösterdi ki Fenerbahçe Beko kimyası yıldız oyuncu kabul etmiyor. Geçtiğimiz yıllarda De Colo, Derrick Williams, Anthony Bennett gibi isimlerle istediği başarıların bir hayli uzağında kalan temsilcimiz, bu sene herkesin savaştığı skora her gün yeni bir ismin katkı sunduğu bir şekle büründü.
Tıpkı Obradovic 'in 2017 kadrosunda olduğu gibi, bu Fenerbahçe Beko da başarıya tam anlamıyla aç durumda. Avrupa'nın devlerinin durdurmakta her geçen gün daha da zorlandığı temsilcimiz Avrupa' da ikinci sıradaki takımlara henüz sezon başında olmasına rağmen iki galibiyetlik fark atarak şimdiden Euroleague final-four adaylarının başında gösteriliyor.
Sezonun fikstür açısından en zorlu virajlarından birini sıyrık dahi almadan Fenerbahçe Beko, umarız ki bu başarılı performansını daha da yukarı çekerek zirvedeki yerini daha da sağlamlaştırır.
Admin
