Geçmişte Cumhurbaşkanı ile tartışan bir baro başkanı sonra gitti önünde diz çöktü. Şimdi Lefkoşa Büyükelçisi oldu. Nasıl yaparsınız? KKTC diplomasinin satranç tahtasının oynandığı yer. Bir büyükelçi avukat olarak gidip mahkeme katılabiliyor mu, katılamıyor. Siyasetçinin önünde diz çöktüğü için nasıl büyükelçi olur?
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, STK ve Basın Mensuplarına gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Eski Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'nun KKTC'ye büyükelçi olarak atanmasına sert tepki gösteren Davutoğlu, ''Geçmişte Cumhurbaşkanı ile tartışan bir baro başkanı sonra gitti önünde diz çöktü. Şimdi Lefkoşa Büyükelçisi oldu. Allah aşkına nasıl yaparsınız? KKTC diplomasinin satranç tahtasının oynandığı yer. Bir büyükelçi avukat olarak gidip mahkeme katılabiliyor mu, katılamıyor. Siyasetçinin önünde diz çöktüğü için eski baro başkanı nasıl, hangi ehliyetle büyükelçi oluyor?
Bizden de bunu beklediler. 'Yolsuzluk olsun sen orada otur sus' dediler. 'Rantiye sınıfı şişsin sen orada başbakan olarak otur' dediler. Benim dediğim şu oldu; ben idealleri olan gerçek dava adamıyım. 'İnanmadığım hiç bir işi yapmam, milletin parasını 3-5 namerde yedirmem' dediğim için ayrıldı yollarımız'' dedi.
Lefkoşa Büyükelçiliği yapacak olan Feyzioğlu daha önce diplomatik bir görevde bulunmamıştı.
'BİRİLERİ KORUNUYOR AMA ESNAFIMIZ, ÇİFTÇİMİZ PERİŞAN'
Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
''Davos'da başbakanlık görevim esnafında bulunduğumda birisi gidilecek yer tavsiyesinde bulununca. 'İki gizli hazine var Türkiye'de; biri Amasya biri Mardin' demiştim. Amasya bütün medeniyetimizin gönül şehridir. Biz lafta değil sözde değil özde insan dediğimizde ayrım yapmayanlardanız. Ülkemizin her bir yanı yangın yeri. Çiftçilerimiz perişan, besiciliğin en güzel yapıldığı yerlerde yem fiyatlarından çiftçilerimiz ezilmiş. Bu topraklar mı bereketsiz? Asla. Çiftçilerimiz mi tembel? Asla.
'TOPLUMU İDARE EDENLER ESNAFI NAMERDE MAHKUM ETTİ'
Esnafımıza gidiyorsunuz her biri siftah yapmadan dükkanlarını kapatıyor. Birileri korunuyor ama esnafımız, çiftçimiz perişan. Dünyanın en düşük asgari ücretini verir hale geldik. Esnafımız bir yanlış mı yaptı hayır ama toplumu idare edenler esnafı namerde mahkum etti. Kimseye muhtaç olmadan geçinmek isteyen emekliler eziliyor. Türkiye savaşta değil, yağışlar iyiydi. TL, bir sene içinde yüzde 100 değer kaybederken Ukrayna parası yüzde 20 değer kaybetti. Neden?
Amasya'dan bir kez daha söylüyorum; memleket böylesine karanlık bir tablo içerisine düşmüşse Milletin üzerine düşmüş bu kara bulutları yine milletin azim ve kararlılığı dağıtacaktır. Ekonomideki en büyük sıkıntının neden kaynaklandığını söyleyeyim. Ehliyet ve liyakattan yoksun kişilerin başta olması. Bir saat bile Merkez bankasında çalışmamış kişiler Cumhurbaşkanına yakınlığı nedeniyle başta yer alıyor.
'KUR KORUMALI GÜBRE, MAZOT, YEM GETİRECEĞİZ'
Yolsuzluk düzeni gelir düzensizliğini yaratıyor. Biz boşuna okumadık Hz. Ömer ahlakını, gelin siyasi ahlak yasasını çıkaralım dedik. Bir yüzükle yola çıkanların nasıl bozulduklarını gördüm. Yetim, kul hakkı, imar rantı olmasın dedim. Yüzde 7,6 büyüdü diyorlar. Çiftçi, esnaf büyümedi rantiye sınıfı büyüdü. Sayın Cumhurbaşkanı ayeti alet ederek açıklamalarda bulunuyor. Kur korumalı mevduat ile faizi 3- 5 rantiye sınıfına yedirdiler. Kur Korumalı Mevduatı kaldıracağız, Kur Korumalı gübre, mazot, yem getireceğiz. Faizi, çiftçiye esnafa vereceğiz. Kökten bir değişiklik şart.
'SİYASETÇİNİN ÖNÜNDE DİZ ÇÖKTÜĞÜ İÇİN ESKİ BARO BAŞKANI BÜYÜKELÇİ OLDU'
Bugün Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adı altında kendilerinin aldıkları hiç bir kararın sorgulanmadığı kendisine biri uyuyorsa, şimdi işte dün büyükelçiler kararnamesi açıklandı. Geçmişte Cumhurbaşkanı ile tartışan bir baro başkanı sonra gitti önünde diz çöktü. Şimdi Lefkoşa Büyükelçisi oldu. Allah aşkına nasıl yaparsınız? KKTC diplomasinin satranç tahtasının oynandığı yer. Bir büyükelçi avukat olarak gidip mahkeme katılabiliyor mu, katılamıyor. Siyasetçinin önünde diz çöktüğü için eski baro başkanı nasıl, hangi ehliyetle büyükelçi oluyor?
'BEN ONLARI TERK ETMEDİM ONLAR YOLA ÇIKTIĞIMIZ İLKELERİ TERK ETTİ'
Bizden de bunu beklediler. 'Yolsuzluk olsun sen orada otur sus dediler'. 'Rantiye sınıfı şişsin sen orada başbakan olarak otur' dediler. Benim dediğim şu oldu; ben idealleri olan gerçek dava adamıyım. 'İnanmadığım hiç bir işi yapmam, milletin parasını 3-5 namerde yedirmem' dediğim için ayrıldı yollarımız. Ben onları terk etmedim onlar yola çıktığımız ilkeleri terk ettiler.
Tüm siyasi partilere buradan çağrıda bulunuyor: adalette, devletin onurunu korumada, gelir adaletinde gelin bir olalım. Gelecek Partisi olarak adaleti, eşitliği, siyasi ahlak yasasını getireceğiz.''
Admin
