“Oğlum İntihar Etmedi, İnfaz Edildi”
Yusuf Serdar Yücel’in babası Ahmet Yücel, oğlunun herhangi bir sağlık veya psikolojik sorunu olmadığını vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Yusuf bizim tek çocuğumuzdu. Sağlık veya psikolojik bir sorunu yoktu. İşine çok bağlı ve başarılı bir insandı. Aralık ayında annesi onun yanına Ankara’ya gitmişti. Gayet mutlu vakit geçirdiklerini söylüyordu. Olay gecesi oğlum yılbaşı nedeniyle mesaiye kalmıştı. İş bitiminde evine dinlenmeye gitti. Ancak ertesi gün işe gitmeyince arkadaşları durumdan şüphelenmiş ve polise haber vermiş. Eve girildiğinde oğlumun cansız bedeni bulundu."
Savunma Sanayisine Yönelik Saldırıların Hafızalardaki Yeri
Türkiye’nin savunma sanayisi, geçmişte birçok saldırının hedefi oldu. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) yerleşkesine yönelik PKK’nın düzenlediği terör saldırısında 5 kişi hayatını kaybederken, 22 kişi yaralanmıştı. Bu tür olayların etkisi hâlâ hafızalardayken, genç bir mühendisin şüpheli ölümü, savunma sanayisine yönelik tehditlerin devam ettiğine dair endişeleri artırdı.
Olayla İlgili Şüpheler ve Araştırma Talepleri
Ahmet Yücel, oğlunun ölümünün detaylıca araştırılmasını talep etti. Ailenin iddiaları, kamuoyunda olayın intihar değil, bir cinayet olabileceği yönünde tartışmalara yol açtı. Olayla ilgili soruşturma devam ederken, Yusuf Serdar Yücel’in savunma sanayisindeki kritik görevleri de mercek altına alındı.
Bu üzücü olay, genç bir mühendisin kaybının ötesinde, Türkiye’nin stratejik savunma sanayisine yönelik tehditlerin hâlâ varlığını koruduğuna işaret ediyor. Kamuoyunun beklentisi, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması ve adaletin sağlanması yönünde.
Editör