Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı Faralya Mahallesi’ndeki Sümbeki Burnu A Tipi Mesire Yeri’nin işletme hakkı Fethiye Orman İşletme Müdürlüğü tarafından Kırtur Turizm İnşaat Taahhüt Elektrik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne verilmişti.
Mesire Yeri’nin 5 Temmuz 2022 tarihinde 20 yıllığına kiralanmasının ardından, bölgede yoğun ağaç kesimi gerçekleşmiş ve yurttaşların tepkisine neden olmuştu.
Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki orman niteliğindeki 98 bin metrekarelik alandaki çalışmalarına devam eden şirket, 30 Nisan’da patlatıcı kullandı.
Patlayıcı sebebiyle oluşan toz bulutu bir yurttaş tarafında kaydedilirken, çevredeki işletmelere de patlama sebebiyle taş sıçradığı belirtildi.
Konuyla ilgili Gündem Fethiye’ye açıklamalarda bulunan bölgedeki bir turizm tesisinin işletmecisi Cem Aygencer, bölgede kazı çalışmaları yapıldığını ifade ederek; “Sonra da dinamit işte -toz veya sıvı form tam olarak onu bilmiyorum- belirli maddeler yerleştiriliyor” dedi.
“BİR TAKIM TAŞ VE PARÇALAR GELDİ”
İnşaatın bitirilmesi için çalışmaların devam ettiğini ifade eden Aygencer, patlamadan haberleri olsaydı kendileri için daha iyi olacağının altını çizdi ve şunları söyledi:
“Hiçbir şey yokken sabah 8.40’ta hiç kimsenin haberi olmadan böyle güm diye çok kuvvetli bir sesle birlikte bizim bütün personel ve müşteriler dahil olmak üzere uyandık. İşin birazcık daha tekinsiz tarafı, oradan bizim otelimize bir takım taş ve parçalar geldi. Bu risk teşkil eden bir şey. Herhangi bir önlem olsa, haberimiz olsa çok iyi çünkü aramızda tansiyon hastası insan da var. Hani bunun sorumluluğunu kim alabilecekti.”
“FİRMA, BEKLENENDEN FAZLA SES VE ŞİDDET YARATTIĞINA YÖNELİK BİR AÇIKLAMA YAPTI”
Şirket yetkilisi tarafından patlamaya ilişkin yapılan açıklamada, beklenenin üzerinde şiddette bir patlama meydana geldiğinin ifade edildiğini aktaran Aygencer, şunları anlattı: “Biz bunu Faralya grubumuzda -muhtarlığın başında olduğu- birlikte görüştük, konuştuk. Herkes duyduğunu, gördüğünü yazdı. Tabii ki karşı taraf olarak da firma, durumun beklenenden fazla ses ve şiddet yarattığına yönelik bir açıklama yaptı. Özürlerini dile getirdi. Eğer bunun devamı gelecekse de burada bayağı bizi yoracak ve zorlayacak bir periyot olacak.”
“HEM BÖLGENİN DOĞASINI YOK ETTİ, HEM DE AURASINI KAYBETTİRDİ”
Bölgedeki ağaç kesimine değinen Aygencer, “Bizim etrafımızdan sağ sol fark etmeksizin nereye bakarsanız bakın sadece birbirleri arasında bir – bir buçuk metre olan bir sürü çam ağacı görüyordunuz. Şu an baktığınız takdirde, gördüğünüz gibi hiçbir şey yok. Bu hem bölgenin doğasını yok etti, hem de aurasını kaybettirdi” dedi.
“2025 HAZİRAN’A KADAR DEVAM EDECEK”
Bölgeye gelen turistlerin, bölgenin doğası için burayı tercih ettiğine dikkat çeken Aygencer, “Mevcut korumamız gereken bir alanı bu şekilde çok da korumadan bilinçsiz bir şekilde tahrip etmek pek doğru bir şey değil. Bu oldukça etkiledi tabi bizi de. Daha önümüzde söylenene göre en azından 2025 Haziran’a kadar bir periyot devam edecek” ifadelerini kullandı.
“BİZ NEREDEN GELECEĞİZ BURAYA?”
Kendilerine tahsis edilen orman yollarının inşaat alanının içinde kaldığını belirten Aygencer, “Biz nereden geleceğiz buraya, hangi yolu kullanacağız? Bununla ilgili çok ciddi sorunlar ve problemlerimiz var” diye konuştu.
“BİZE HİÇBİR ŞEKİLDE BİR İHALE İLGİLİ BİLGİ VERİLMİYOR”
Aygencer, Kırtur’un onay süreçlerini hızlı bir şekilde aşarak alanını büyüttüğünü ifade ederek, şunları söyledi: “Her gün şöyle bir durumla karşılaşıyoruz: ‘Acaba orayı da mı kiraladılar?’ Ama neye göre yani, biz de burada komşuyuz bizim de parselimiz var. Bize hiçbir şekilde bir ihale ilgili bilgi verilmiyor. Yönlendirme yapılmıyor.
Gerekiyorsa o zaman biz de o tarafa doğru büyümek isteriz. Biz de kendi haklarımızı savunmak isteriz. Ama böyle çok hızlı bir şekilde bir onay periyodundan geçip ‘Oraya doğru da büyüdük. Burada şimdi bunu yapacağız’ gibi bir takım söylemler oluyor. Bu açıkçası birazcık üzüyor.”
YASALAR NE SÖYLÜYOR?
Mesire Yerleri Yönetmeliği ve uygulamaya yönelik hükümlerine açıklık getirmek ve uygulamadaki aksaklıkların giderilmesi maksadıyla “296 sayılı Mesire Yerleri Uygulama Tebliği” kaldırılıp, yerine Orman Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “300 sayılı Mesire Yerleri Uygulama Tebliği”nde şu hükümler yer alıyor:
“Her türlü düzenleme doğal ekosisteme uygun olarak yapılır.”
“Mesire yerlerinde gerekli yapı ve tesisler, doğa ile uyumlu, tercihen taş veya ahşap malzemeden zemin ve kullanılabilir çatı katı dışında tek katlı olacak şekilde Genel Müdürlükçe belirlenen esaslara uygun olarak yapılır. Özel durumlarda Bakanlık onayı ile birden fazla katlı yapılabilir.”
50’nci maddesinde ise şu ifadeler yer alıyor:
“MADDE 50 – (1) Kıyı ve sahil şeritlerinde onaylı imar planı varsa bu plana uyulur. İmar planı olmaması durumunda 4/4/1990 tarihli ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve 3/8/1990 tarihli ve 20594 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenleme yapılacaktır.”